Depremin çocuklar üzerindeki psikolojik etkileri nelerdir? Bunlarla nasıl başa çıkılır?

Deprem üzere doğal afetlerin yetişkinlerde ruhsal sıkıntılar meydana getirirken çocuklar üzerindeki travmatik tesirleri daha çoktur. Pekala zelzelenin çocuklar üzerindeki ruhsal tesirleri nelerdir? Zelzelenin tesirleriyle başa çıkmanın yolları nelerdir? İşte bütün ayrıntılar…

Deprem üzere sarsıcı, can ve mal kaybına neden olabilecek Aka afetler hem yetişkinlerde hem de çocuklarda Aka travmatik sonuçlar doğurabilirken bu tesirler kalıcı bir Vaziyet alabilir. Bilhassa çocukların bu üzere doğal afetler hakkında hiçbir bilgisi yoksa Hadise sonrası yaşanabilen meseleler ya muhakkak bir biçimde ya da şuur altına yerleşerek ileriki yaşlar için Aka problemlere Sebep olabilir. Bu nedenle uzmanlar, Ebeveyn babalar için çocuklarına sarsıntı, sel üzere doğal afetler hakkında bilgilendirme vazifesini üstlenmeye Davet etti. Öte yandan uzmanlar, depremin çocuklar üzerindeki ruhsal tesirleri ve bunlarla baş etme formülleri hakkında bilgi verdi. Bu haberimizde zelzelenin çocuklar üzerindeki ruhsal tesiri ve bunlarla başa çıkmanın yollarını uzmanlardan derledik.

ÇOCUKLARDA zelzele SONRASI OLUŞAN DEHŞETİN ŞİDDETİNİ OLAYIN YAŞANIŞ FORMU BELİRLER

Deprem anında ve sonrasında çocukların korkması olağan bir durumdur. Bu endişenin şiddetini ise olayın yaşayış biçimi belirler. Uzmanlar çocukların bu durumdayken neler hissettiğini anlamanın ipuçlarını şu reaksiyonların denetimine bağlıyor:

Depremi nerede, kiminle yaşadığı; sarsıntının şiddeti, mühleti, çocuğun mizacı ve geçmiş travmatik tecrübeleri…

TRAVMALARADA EN çok Okul ÖNCESİ ÇOCUKLAR ETKİLENİYOR!

Henüz Okul çağına gelmemiş olan Ufak çocuklar, olayları anlamakta zahmet çektikleri için içinde bulunduğu durumu Anlatım etmekte ve hislerini yaşamakta zorlanır. Ne hissettiklerini tam manasıyla belirtemedikleri için ne yazık ki yaşanan olaylardan en Fazla etkilenen ıslak kümesi olur. Okul öncesi devri çocuklarının ortak özelliği, rastgele bir aksilikte kendilerini Mesul görmeleridir. “Benim yüzümden bu türlü oldu”, “Ben yaramazlık yaptığım ya da annemi kızdırdığım için bu türlü oldu” üzere benmezkezci olurlar. Okul çağındaki bir çocuk ise bilgilendirildiği takdirde, zelzele üzere doğal afetlerin mümkün sonuçlarını daha düzgün kavrar. Fakat bu ıslak skalasındaki çocuklarda da “Bana ve aileme ne olacak?” biçimindeki sorgulamaları ve tasaları ortaya çıkabilir.

Bunun yanı Dizi zelzele üzere sarsıcı ve yıkıcı doğal afetlerden kaynaklı çocuklarda kaybetme korkusu ya da kimi Türlü dertler beklenir ve gözlenir. Bu süreçte çocuğun kendisini inançta hissetmesi için Ebeveyn ve babaların yapması gereken birtakım konular vardır.

Uzmanlar, zelzele sonrası çocukların kendilerini tekrar inançta hissetmeleri için dikkat edilmesi gerekenleri şu halde sıralıyor:

• Anne babanın Telaş ile baş etme biçimi ve konut ortamı çocuğun Telaş ile uğraşında en Değerli temsildir.
   
• Çocukların zelzele konuşmalarına, haberlerine ve imgelerine maruz kalmamaları gerekir. Bunun yerine çocuğa Aleni ve net bir biçimde kısa bilgiler verilerek itimat ortamı oluşturulmalıdır. 
   
• Güven ortamı oluştururken çocuğun sırtını yahut saçını okşamak, elini tutmak, göz kontağı kurmak tesirli olur.
   
• Çocuk meskene tekrar girme konusunda isteksizse yavaş yavaş alıştırılmaya çalışılmalıdır. Çocuğun tavrı karşında ebeveynin umursamaz, küçümseyici, sert, yok sayan bir tavır sergilememesi gerekir.
   
• Çocuğun sarsıntıyla ilgili fikir ve hislerine Ehemmiyet verilmelidir.
   
• Yapılan en yaygın yanılgı Ebeveyn ve babanın çocuklarının kendileri üzere hissettiklerini düşünmeleri ya da kendileri üzere hissetmelerini beklemeleridir.
   
• Çocuğun itimat alanı sarsıldığından “regresyon” ismi verilen çocuğun evvelki periyotlara ilişkin reaksiyonları gösterme durumu yaşanması mümkündür. Regresyon hali çocuğun parmak emmeye başlaması yahut tırnak yemesi, Ebeveyn ve babaya Daimi yapışık olma hali, yalnız olamaması üzere tavırlarıdır. Bu türlü periyotlarda çocuğun uykuya dalmakta zahmet çekmesi yahut dalsa bile gece sık sık uyanması nedeniyle uyku kalitesi ve hijyeni bozulmuş olabilir. Ebeveynlerin bunun bir duygusal gereksinim olduğunu bilerek davranması gerekir. Bu durumda Ebeveyn ve babanın yapması gereken ne kendini çocuktan Irak tutacak ne de çocuğun yapışık olmasını sağlamayacak biçimde davranmaktır.